?Milat? albümüyle iyi bir sene geçiren Yonca Lodi, 1 Aralık 2011 gecesi Jolly Joker Balans sahnesindeydi. Bu gibi sahnelerin rock grupları dışında isimleri ağırlamasının iki tarafın da hayrına olduğunu düşünüyorum. Pop dinleyicisi bu türün de canlı ve kaliteli halini görmüş oluyor, mekanların takvimi ise bu konserin yukarıda görebileceğiniz posteri gibi iç açıcı resimlerle çeşitleniyor.
Konserinde de söylediği üzere ilk albüm ve öncesinden beri sahne tecrübesi edinmeye devam eden Lodi, bunu hem kendine güvenli tavırlarıyla hem de kusursuz vokal performansıyla göstermeyi başardı. Gece ?Düştüysek Kalkarız?ın bilindik giren fakat ikinci tekrarda hareketlenen çok keyifli bir versiyonuyla başladı. Şarkı henüz eskimeden böyle bir yenilenme yaşaması seyirci için keyifliydi, ayrıca eğlendirmeyi vaad eden bir geceye de iyi bir açılış oldu tabii.
Lodi?nin 8 kişilik orkestrası ve dinamik halleriyle sahnede parladığını söylemek yanlış olmaz. Geceyi üçe bölersek ilk ve son kısımlarda kendi şarkıları, ortada ise cover?lar ağırlıklıydı. İlk bölümde ?Aşk Layık Olanda Kalmalı?, ?Çözemedin?, ?İnadım İnat?, ?Büklüm Büklüm?, ?Hıçkırmalısın? gibi eserler genel tempo düşürülmeden seslendirildi. Gecenin ilk coverları ise ?Söyle Canım?, ?Bambaşka Biri? gibi Türk pop klasikleriydi. Konukların arasında yer alan Tolga Futacı, Yonca Lodi?nin favori erkek vokallerinden biri olarak anons edilip özel bir performans için sahneye alındı. Futacı önce ?Yalnızlık Senfonisi?ni, sonra da Lodi?yle beraber ?Bile Bile?yi seslendirdi. İkilinin ?Bile Bile? düetinin son derece zorlu notalarda başarıyla gezdiğini eklemem gerek. Fakat yine de en hoş kısım şarkı girmeden önce Yonca Lodi?nin son derece haklı ?bu şarkı yazılmasa kim hangi şarkıda düet yapacakmış? esprisiydi.
Şarkıcı aslında gece boyunca neşeli ve izleyicisiyle diyalog halindeydi. Buna rağmen, tıklım tıkış olmasa da kalabalık olan mekanda izleyicinin pek diyaloğa girmemesi dikkatimi çekti. Şarkıların peşine uzun alkışlar kopsa bile Lodi?nin sahneden attığı laflara izleyici pek tepki vermiyordu. Bu anlamda belki solist, şarkıcılığın dışında kalan bu alanda biraz daha hazırlıklı olabilir. Yine de İstanbul seyircisinin zorlu olduğu da bir gerçek, aynı repliklerin İstanbul dışında gayet efektif olması muhtemel.
Ara verilmeyerek benim gibi bütünlük düşkünlerini sevindiren konser Nilüfer?den ?Dokun Bana?, Bülent Ortaçgil?den ?Pencere Önü Çiçeği? gibi sağlam coverlarla, izleyicilerin isteğiyle anında yorumlanan ?Saklanma?yla ve finale doğru da ?Anlatma?, ?Sana Bir Şey Olmasın? gibi Lodi klasikleriyle devam etti. Bis yapılmadan, daha doğrusu bise fırsat verilmeden bitirilen gecenin son şarkısı ise ?Aldım Başımı Gidiyorum? oldu.
Yavaş şarkılarla popülerleşen isimlerin konserlerinin çıkışında hep yapılan bir geyiktir, ?hiç bu kadar kopmayı beklemiyordum? yorumları. Bu performansın sonunda da birçok izleyici tarafından yapıldığına eminim. Genel anlamda Yonca Lodi 2 saat boyunca bir kez bile fire vermeyen sesi ve sahnedeki şen şakrak halleriyle canlı izlenmesi şart isimlerden. İstanbul gençliğinin takıldığı canlı müzik mekanlarında yapılan bu başlangıç, yaklaşmakta olan yeni albümle devam ettirilecektir umarım.
Not: Dün konserin sonlarına doğru izleyicilerden biri Yonca Lodi’nin mikrofonuyla kız arkadaşına evlenme teklif etti ve “evet” cevabını aldı. Çifte ömür boyu mutluluklar dileriz 🙂