İlk kez Bir Demet Tiyatro’nun makyözü ve hikayenin geçtiği mahalledeki komşulardan biri olarak tanıdığımız Suzan Kardeş epey zamandır şarkıcı kimliğiyle de karşımıza çıkıyor. Söylediği yöresel şarkılar ve konseptli konserleriyle dikkat çeken Kardeş son çalışmasıyla sadece türün meraklısına değil tüm Türkiye’ye hitap edecek ve tüm Türkiye’nin yüzünü güldürecek bir albüm yapmış. Bugüne kadar makyajını yaptığı 15 oyuncuya birer şarkı söyleten şarkıcı tüm saçmasapan diziler ve ticari filmlerle unuttuğumuz birşeye dikkat çekiyor: Ülkemizde hakikaten yetenek var! Suzan Kardeş’in misavirperverlik gösterip çoğu şarkıda düet değil geri vokalistlik yaptığı ve kendisinin de iki şarkı söylediği albümün parçalarını teker teker ele alalım.
Nejat İşler – Hancı: Albümün en başı ve en büyük sürprizi. Her geçen gün oyunculuğuyla daha az, serseri tavırlarıyla daha çok konuşulan İşler’in yorumu kusursuz değil ama sesi inanılmaz güzel. Kendisinden bu kadar sağlam ve tok bir erkek sesinin çıkacağını hiç tahmin etmezdim. Hancı’nın yarısını şiir, yarısını şarkı olarak söylüyor, şiirde etkileyici olmanın çok zor olmadığını biliyoruz ama gerisindeki başarısı gerçekten alkışlanası.
Demet Akbağ – Olanlar Oldu Bana: Şarkının orijinali Çayuriye ve Türkçe’sinin sentezi. Demet Akbağ’ın sesinin güzel olduğunu zaten biliyordum. Bu şarkıya da inanılmaz hava katmış, resmen oyunculuğunu birebir kullanmış. “Tadı da başka” deyişi için bile Ajda yorumuna tercih edilebilir. Bir kadın bu kadar yetenekliyken çok kötü yazılmış çorba reklamlarında oynamak zorunda kalması çok üzücü ama en azından bu gibi kaliteli çalışmalarda bizi sarsıp kendimize getiriyor. Orijinal dilinde söylerken aksanının hiç rahatsız etmemesi ayrıca güzel.
Yasemin Yalçın – Taht Kurmuşsun Kalbime: Albümün en güzel şarkısı bu. Hiç şüphesiz. Yalçın’ı çocukluğumdan beri şahane bulmuşumdur, yıllar boyu sessiz kaldıktan sonra geçen sene “Oyunun Oyunu” adlı tiyatro oyununda beni gülmekten yerlere serdi. Şimdi de bu şarkıyla tam damardan yakalamış. Şarkıya öyle hakim ki, yanlış anlaşılmasın ama, 40 yıllık pavyon kadını gibi söylemiş ve çok çok güzel olmuş. Telaffuzu, gayet zor notalara hiç hatasız çıkışı şarkıyı sonsuz kere dinleme isteği uyandırıyor.
Cem Yılmaz – Ah Bu Gönül Şarkıları: Türk sanat ve medya dünyasının bu çok kıymetli adamı albümün en şaşırtıcı ve en güzel şarkı tercihlerinden birini yapmış. “Ah Bu Gönül Şarkıları” arabesk veya türkü değil, Türk Sanat Müziği. Şarkı 10 numara, Yılmaz’ın yorumu da öyle ancak sürenin çoğunda sesini net değil üstüste bindirilmiş halde duyuyoruz. Başta bunu sesin kusurlarını örtmek için yapmışlar sandım ama finalde Yılmaz’ın gayet net ve çıplak bir sesle de çok başarılı olduğunu duyunca şaşırdım açıkçası. Keşke tüm parçayı öyle söyleseymiş. Her halukarda çok sevilesi bir iş.
Haluk Bilginer – Sen De Başını Alıp Gitme: Mükemmel bir yorumcu – şarkı uyumu. Hiç dinlemeden de iyi olduğunu tahmin edebiliyorsunuz. Bilginer’e gelen albüm tekliflerinin yıllardır dur durak bilmemesinin hakkı var demek.
Olgun Şimşek – Ellerim Bomboş: Bayanlarda başı Yasemin Yalçın çekiyorsa erkeklerde de Olgun Şimşek birinci. Şimşek, Fatih Erkoç’un klasiği ve muhtemelen en iyi şarkısını arabeske çeviriyor ve yepyeni bir parça çıkıyor ortaya. Kendisinin gırtlağının bu kadar iyi olduğunu tahmin edemeyeceğim gibi, şarkının bu tarza dönüşünce bu kadar etkileyici olacağını bilemezdim. O kadar iyi bir cover ki neredeyse albümün gerisini bile gölgede bırakacakmış. “En güzel şeylerin bile yavan kalabildiği” gibi. Geyiği bir yana bırakalım, “oysa ki durmaksızın süren kavgalar meğer aşkın cilveleriymiş” derken bu dünyadan uçuyorsunuz.
Sezen Aksu – Eğreti Gelin: Şarkı kısa olabilir, bir film için özel yazılmış ve o film olmadan anlamsız olabilir ama dürüst olmam gerekirse bu şarkı Sezen’in 21. yüzyılda yazıp söylediği en iyi 10 şarkının içindedir. Gereksiz bağırış çığırış yok, Barış Pirhasan’ın şahane sözleri, Sezen’in içe işleyen bestesi var. O yüzden albümün konseptinin dışına düşen tek şarkı olması hiç önemli değil. Mükemmel bir albüme, mükemmel bir katkı olmuş.
Özgü Namal – Hıdrellez: Aslında şarkının çoğunun Türkçe olmadığını düşünürsek “Ederlezi” demek daha doğru. Namal’ın “Güneşin Oğlu” filmindeki şarkıcılık performansı çok şahane değildi ama sevimliydi kesinlikle. Bu şarkıda ise çocuksu sesi ve iddiasız yorumu ortaya çok güzel bir şey çıkarmış. Bunda bestenin güzelliğinin etkisi de yadsınamaz tabi. Bir de oldukça başarılı Türkçe sözleri tek bir kıtadan fazla duysak fena olmazdı.
Meltem Cumbul – Beyaz Giyme: Namal’ın aksine Cumbul’un filmlerdeki şarkıcılık geçmişi, “Gönül Yarası” sağolsun, oyunculuğu kadar başarılı. Cumbul bu filmde söylediği gibi yine bir türkü tercih etmiş ama o zamanki kadar iyi olduğunu söylemek zor. Indie artistleri andıran minimalist yorumuyla şarkı halen dinlenebilir ama milyon kez söylenmiş türkünün en iyi versiyonlarından biri olduğunu iddia edemem.
Kalan parçalar da en az bunlar kadar sevilesi. Halil Ergün, sesine çok yakışacak bir parça olan “Kırmızı Gülün Ali Var”ı söylemiş. Güven Kıraç “Neden Saçların Beyazlamış Arkadaş”da Adnan Şenses’e meydan okuyor. Fikret Kuşkan’ın sesi “Kuzgun”da TSM sanatçılarını andırırcasına feminen gelmiş biraz, açıkçası şarkıya çok yakışmış. Erkan Can “Küçelere Su Serpmişim” ile Yılmaz Erdoğan ise “Telli Turnam”da şarkıcı doğmuş gibi söylüyorlar ya da şahane bir şarkıcı rolü oynamışlar diyebilirim. En şen şakrak performanslardan birini Oya Başar, “Dom Dom Kurşunu” ile diğerini Şebnem Sönmez “Yovano Yovanke” ile veriyor. Sönmez’in sesinin güzelliği dikkatten kaçacak gibi değil.
Normal olarak en az dikkat çeken şarkılar ev sahibinin söyledikleri. Suzan Kardeş’in söylediği iki şarkı albümü açıp kapatırken, ilki “Gelem Gelem” fazlasıyla jazz, ikincisi “Huysuzsun” fazlasıyla 2000’ler popu olmuş. İlkinden şikayet edecek halimiz yok tabi ama ikincisini sadece şirin bir şaka olarak görmek lazım, yoksa şarkıyı sözleri ve düzenlemesi bakımından böyle bir albümde değil de Ebru Destan albümünde de dinlemek mümkünmüş.Sonuç olarak Kardeş’in albümdeki asıl başarısı şahane bir kadroyu biraraya getirip, onlara uyumlu bir şekilde eşlik etmiş olması. Yalnız elimizdeki sonuç öyle güzel ki bu bahsettiğim başarı bazı albümlerin tümünün yazılıp söylenmesinden bile değerli benim gözümde. Kardeş’e ülkemizde sanatın gidişatı konusunda bana umut verdiği için teşekkür ediyorum.
Not: 4 / 5
