“Ben ?Hayrola?? diye geçen albümde sormuştum açıkçası. 2007’nin en iyi yerli albümünü (Nasıl Delirdim) yaptıktan sonra bir anda imajını da müziğini de ?mükemmel?den ?tuhaf?a çeken şarkıcının neredeyse bütün tercihleri yanlış görünüyordu gözüme. Hipnoz klibindeki hali, kendini fazla büyük gören şarkı sözleri, ilginçliğini yitiren altyapılar gibi bir sürü faktör Hande Yener’in verdiği umudu alıp götürdü 10 tane şarkıyla. Bu albüm, yeni bir plak şirketi, yeni bir konsept derken iyi bir geri dönüş olabilirdi. Fakat, kötü bir albüm demek için fazla kaliteli olsa da şunu acıyla kabul etmek gerekiyor ki Hande en iyi çalışmalarını Erol Köse ile yapıp bitirmiş.
Hipnoz’un snobluğunun yanında hiç de sevilemeyen bir tarafı vardı. Yeni albümde bu yok. Sanırım sebebi de bu sefer hüzünlü şarkıların gerçekten tam yerinden vurması. Örneğin Ok Yay, Nasıl Delirdim’in 11. parçası Sen Anla’dan beri Hande’den duyduğum en iyi şarkı. Erol Temizel’in (ki kendisinin bir Erdem Kınay olmadığını kabullenmek lazım) iki albümdür değişmeyen tarzında gittiği en orijinal nokta bu şarkı. Bu şarkı, kendisinin sözlerini Hande’yle beraber yazdığı tek şarkı olma özelliğini taşıyor. Çıkan başarılı sonuca bakarsak belki bir dahaki albümde aranjeden çok söz yazımına katkıda bulunsa iyi olacak.
Hüzünlü ve güzel parçaların diğeri ?En Uzun Gece?. Önceki albümün sonralarındaki ?Gece Gündüz?ü hatırlatsa da ondan birkaç adım ötede ve hedefini tutturan bir şarkı bu. Hipnoz’un ticari olarak ne kadar başarısız olduğunu hatırlarsak (tek video klip) format olarak bu albümde bu kadar taklit edilmesi şaşırtıyor beni. İsim parçasıyla açılıyorlar, ?gece?li bir mid-tempoyla sona geliniyor, iki şarkıda iyi rockçıların imzaları var ve neredeyse bütün sözler Hande’nin elinden çıkma. Neyseki tüm bu benzerliklerde sonraki albüm öncekine fark atmayı beceriyor. Hande’nin söz yazımının belli kusurları hala devam etse de kendini geliştirdiğini görmek mümkün. Belki sadece Harun Tekin katkısının, Teoman ve Aylin Aslım’dan daha başarılı işlediği düşünülebilir.
10 şarkının hiçbiri ?Pinokyo?, ?Yarasa? ve ?Yaban Gülü? kadar başarısız değil belki ama örneğin Narsist’te ?ateşliyorsun!? dizesi kadar çekici başka bir şey bulmak da zor. Nabız o anda bir anda coşuyor ve nakaratta çabucak eski seyrine dönüyor. Yine de bu albüm için yaptığı tüm konserleri o ?ateşliyorsun? çığlığıyla açmalı bence. Deliler ve Ne Rüyası, birkaç kez dinlenince kulağın alıştığı, sevilebilir şarkılar. İkincisindeki rap eşlik çoğu kişinin sevmemesine rağmen, altyapıyla desteklenince benim hoşuma gitti. ?Çok mu gerekliydi? derseniz ona da evet diyemem.
Gelelim albümün lokomotif parçalarına. Hayrola, Hipnoz’un etrafında tur atar. ?Güller kuruyor elimde? dizesi haricinde oldukça iyi bir dans şarkısı. Hele o sonda giren siren efekti HER ZAMAN işe yarar. Burada ispat edilmesi de iyi olmuş. Teoman’la düet yapılan Arsız ise, ne yalan söyleyeyim, hiç olmasa da olurmuş. Geçen albümdeki ?İyi Günler?in nasıl harcandığını hatırlarsak, bu şarkı buharlaşıp gitse de farketmez. Hande’ye seslenebilsem söyleyeceğim 1000 tane şey var ama ilki şudur, ikinci bir klip çekilecekse buna değil Ok Yay’a gelmelidir!
Her gün köşe yazısı yazıp 40 yılda bir gerekli bir şey denk getirebilen Ayşe Özyılmazel’in bir tane şarkı yazınca onun da güzel olması istatistiksel bir saçmalık olurdu. Dolayısıyla Sarhoş Dünya’nın albümün en çekilmez şarkısı olmasına şaşırmadım. Hüzünlü şarkıları geçtik ama Senden Uzakta, türdaşları kadar iyi olmasa da varlığıyla sorun yaratmayan, hoşça dinlenilebilen bir parça.
Artık kusursuz bir albüm için umudu kessek mi, yoksa elektronik olunca keçiye Abdurrahman Çelebi diyen hayranları göz ardı edip beklemeye devam etsek mi bilemiyorum. Hande’nin tarzını değiştirdiği zamanlarda çıkardığı albümler yerli piyasaya ilaç gibi gelen şahane albümlerdi. Şimdi ise hepsini popüler müzik başlığı altında toplarsak yarışması gereken bir sürü iyi albüm var. Kendi ölçeğini kendi kendine küçülttü ama ?Romeo? gibi kendinden ödün verdirtmeden patlayan bir başka hit yazana kadar yeni albümü bekletmeli, hatta bunu da bekletmeliydi bence. Önceki Erol Köse anlaşması bitsin diye yapıldı denildi, buna Köse’den kurtuluşun kutlaması denildi ama her yıl vasat albümler yapacaksa bahane bulmak zor değil. Önemli olan hiçbir şarkının fire vermediği, bir de üstüne müziğe katkısı olacak albümler yapması. Tıpkı daha önceden yaptığı gibi.
Not: 3 / 5
ben bu yazıyı okuyunca fenalık geçirdim, başka geçiren var mı?
kim ne derse desin apayrıya 1000 basar
Bana göre Apayrı’nın tırnağı bile olamaz