Ülkede devrimden bahsetmeden dans müziği yapmak iyice zorlaştı. Hande Yener’in yaptığına bu isim verildikten sonra, Rafet El Roman kızmış, ?devrim öyle kolay olmaz? demişti. O aralar bu tip tartışmalara katılmayan yoktu ama Funda Arar’ın Hande Yener’e destek vermesi gibi post modern hatıralar kalmış aklımda hayal meyal. Şimdi Bedük’ün yeni albümü de ?Dance Revolution? olarak isimlendirilince mevzuyu tekrar ziyaret etmek gerekiyor. İşini güzel yaptığı konusunda hiçbir itirazımız olmayan Bedük belli ki bu konseptle anılmak istiyor. Basın bültenlerinin ilk cümlesinin ?ilk albümüyle yapılamazı yapan Bedük…? diye başlaması elbette tesadüf değil. Bunun yanında yeni albüm de devrim falan değil. Albümün devrimi sadece bir konsept olarak kullandığını, zaten tarihe geçmek gibi bir niyeti olmadığını düşünüyorum naifçe.
Halbuki Murad Küçük’le beraber ?Video Music Revolution? adlı bir DVD basacak kadar materyalleri olacak yakında. Bedük’ün hepsi başarılı video kliplerine imza atan bu yönetmenin çıkardığı işlerden hiç şüphemiz olmazdı zaten. Ancak bu albümün ilk videosu ?Automatik? ile yepyeni, taptaze bir şey yapmışlar ve Türk klip tarihine geçtiler, o video televizyona düştüğünden beri. ?Better Than My Baby?, iki üç film izlemiş herkesin yumuşak karnı ?Fight Club?dan girerek sevilmeyi garantiliyordu belki ama ?Automatik? ona bile gerek duymadan şahane bir videoya dönüşmüş.
?Dance Revolution? tam da olması gerektiği gibi iki küsür dakikalık, çok eğlenceli bir intro ile açılıyor. ?Da Funkmaker? 4 satırlık sözlerine rağmen tamamen ?olmuş? duran, tek bir şey eklemeye veya çıkarmaya gerek duymayacağınız bir parça. Peşine çıkış şarkısı ?Automatik? geliyor. İsmi de, şarkının kendisi de Kraftwerk’ü hatırlatıyor biraz (baya kalabalık sözleri hariç) ama bunun övgü olmaması için hiçbir sebep yok. Albümü tanıtmak için iyi bir seçim, genel tarzı yansıttığı söylenebilir.
Bedük’ün baştan beri bende eksik bıraktığı etki şarkı sözleri yüzünden olmuştur. Derdim İngilizce oluşu değil ama madem İngilizce olacak, en azından her yerde duyduğum kalıpları, argoları duymaktansa orijinal birşeyler duymak isterdim. ?You gotta be my woman?, ?you’re such a heartbreaker? ve bu albümden ?she is a hot bitch?, ?shake your moneymaker? gibi sözler bu isteği hiç mi hiç tatmin etmiyorlar. Çoğu şarkının sözlerinde hiçbir espri yok (somebody hold my mind?), kalıplar halinde başka şarkılarda rastlamanız bile mümkün. Çok güzel melodisi ve prodüksiyonuna rağmen Hot Bitch’e bu yüzden ısınamadım örneğin. Ayrıca İngilizce konuşan kimsenin ?keep on shaking to the moonlight? dediğini sanmıyorum, gelgelelim o şarkının (Keep On Rockin’) düzenlemesi, bu söze kafayı takmak için fazla güzeldi.
Albüm kartonetinde sözleri bir devrim sahnesi fotoğrafının üstünde ön plana çıkarılan ?Disposable? yine gıcık bir kalıp olan ?for sure?a rağmen albümün en iyilerinden biri. Sözleri Bedük’ün yakın zamanda bir yer kaybolmaya niyetli olmadığını müjdeliyor. Yalnız melodisi Red Hot Chili Peppers’dan ?By The Way? şarkısına bu kadar benzeyebilirdi heralde. Girişi duyunca eminim siz de hak vereceksiniz. Gönderme yapılmış gibi adeta ama alakayı çözemedim. Bir diğer çok güzel şarkı, tam dansetmelik bir şarkı olan ?Roundabout?. Zaten sahneden bahseden bir şarkı, Bedük’ü canlı izlemiş biri olarak söyleyebilirim ki setlist’leri için mükemmel bir açılış şarkısı olurdu. Özellikle de ?This stage is my home!? diyerek sahneye çıkışı geliyor gözümün önüne. Hemen bunu takip eden şarkı ?Sweat It? yine albümün yüksek noktalarından biri.
Kalan iki şarkı Too Shy ve Gimme Little Something’in, buraya kadar beklediklerine göre favorilerim arasında yer almadığını anlamışsınızdır ama dinlemeleri keyifli (özellikle ikincisi), düzgün şarkılar. 9 orijinal şarkının yanında ?Too Shy? ve ?Automatik?in alternatif aranjelerine pek gerek yokmuş bence. Sadece biraz daha fazla ritm, biraz daha az şarkı sözü durumu var.
Yine Automatik’in videosuna değinerek bitireceğim yazıyı. Gönül Düğün Salonu’nda geçen 1992 tarihli bir düğün videosunun eşliğinde izlediğimiz şarkı düğünlerde kendinden geçmişçesine danseden milletimizi öyle güzel göstermiş ki tekrar tekrar izleyesim geldi. Tamam, bunda klipteki en çılgın dansların Kolbastı (Hoptek) olmasının, benim de doğma büyüme Trabzon’lu olmamın büyük etkisi var (Trabzon’un dansları çünkü) ama video için daha güzel bir fikir gelmiyor bile aklıma (ki hep gelir). O düğün videosu efektleri, görüntüden görüntüye geçişler, ağızlarla müziğin zaman zaman birbirini tutmayışı ve tüm o geleneksellik içinde uzaylı gibi duran Bedük inanılmaz bir kompozisyon olmuş. Kendisini bir daha canlı izlediğimde Automatik’i söylerken, az biraz becerebildiğim Hoptek’i oynamak için sabırsızlanıyorum. Siz de albümü dinlemek için sabırsızlanın.
Not: 3.5 / 5